Öz

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre demir eksikliği Dünya çocuklarının %43’ünü etkileyen en sık malnütrisyon türüdür. Eksiklik demirin diyetle az alınması, ince bağırsak patolojilerine bağlı malabsorpsiyon, bebeklik ve adolesan dönemindeki artmış fizyolojik demir ihtiyacı ve kronik kanamalar sonucunda ortaya çıkabilir. Demir eksikliği sıklıkla anemiye neden olmakla birlikte artmış prematür doğum riski, ölü doğum ve immün yetmezlik de sık görülen semptomlardır. Hayvan ve insan deneylerindeki bulgular demir eksikliğinin çocukların motor ve kognitif gelişimlerini de olumsuz etkilediğini göstermektedir. Hatta bu olumsuz etkiler eksiklik tedavi edilse bile hayat boyu sürmektedir. Bu nedenlerle demir eksikliğinin gelişiminin önlenmesi çok önemli sağlık yararları getirecektir. Besin temelli yaklaşımlar, demir gibi mikronütrientlerin eksikliğinin önlenmesinde en etkili ve kalıcı müdahalelerdir. Bu tür müdahalelerin en önemli yararı sadece tek bir mikronütrientin değil aynı zamanda pek çok diğer besin maddesinin eksikliğinin önlenebilmesidir. Besinlerin zenginleştirilmesi yaklaşımı orta ve uzun dönemde oldukça etkin ve kalıcı bir uygulamadır. Ayrıca besinlerin geliştirilmesi de demir ve diğer mikronütrient gereksinimlerinin karşılanmasında önemli bir yer tutmaktadır. Demir desteği şu anda gelişmekte olan ülkelerde demir eksikliğini önlemek için en sık kullanılan yöntemdir. Demir eksikliğinden korunma stratejileri geliştirilirken birçok sektör ve kurum ortak çalışmak zorundadır; bir arada çalışılmadığı sürece başarılı olmak güçtür. Tüm bunlara ek olarak alınan önlemlerin ve uygulamaların toplum tarafından da kabul edilebilir olması gerektiğini unutmamak gerekir.

Anahtar Kelimeler: demir eksikliği, önleme

Nasıl Atıf Yapılır

1.
Yurdakök K, İnce OT. Çocuklarda demir eksikliği anemisini önleme yaklaşımları. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2009; 52: 224. Available from: https://cshd.org.tr/article/view/352